Kayıtlar

Temmuz, 2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Sprezzatura

Resim
                                                 Merhaba, Sprezzatura kavramından bahsedeceğim bugün size. Sprezzatura İtalyanca bir kelime olup kaba tabirle karşılığını çabasız gibi görünen güzellik, şıklık olarak alabiliriz. Bu terim ilk defa Baldassare Castiglione- II Cortegiano kitabıyla görülmüş.Öncelikle bu kitapta nasıl bahsedildiğine göz atıp daha sonra da günlük hayatımızda sprezzaturanın kullanım alanlarına değineceğiz.   Kitapta anlatılan mesele , daha doğrusu tartışılan mesele kusursuz bir saraylının sahip olması gereken özelliklerdir. Dükün sarayında kalan Papa II.Julius ve ricali düşes eşliğinde oyun oynamaya karar verirler.Oyunun gidişatı şöyle olacaktır; birisi bir soru soracak , önce bu soruya kendisi cevap verecek. Daha sonra etrafındaki insanlar da konu hakkında fikirlerini öne süreceklerdir. Çeşitli sorular gelir ama oyunun geri kalan kısm...

Dolma Kalem İle Yazılar-1

Resim
Merhaba,    Yazı yazmak her zaman en büyük keyiflerimden biri olmuştur. Bu keyif ilk dolma kalemim olan Preppy marka dolma kalem almamla daha fazla artmaya başladı. Dolma kalem ile yazarken ayrı bir yazım keyfi alıyor insan. Hal böyle olunca defterlerin ve kaleminizin mürekkep bitme hızını aldığınız keyifle orantılı oluyor. Kısa denilebilecek bir süredir devam eden bu macera Kaweco marka Classic Sport dolma kalemimle devam etti. Aşağıdaki fotoğraflarda ilk dolma kalemim ve devamında Kaweco ile yazdıklarım yazılardan birkaçını sizle paylaşmak istedim.     Keyifli günler dilerim ,     Sağlıcakla kalın ! [Dipnot: Görüntüleri daha net görmek için ilk resimin üzerine tıklayıp, çıkan fotoğrafın da sağ kısmına tıklayarak diğer fotoğraflara göz atabilirsiniz.]

Hasbıhâl: Uzun Vakit Sonra, Sezen Aksu

Resim
Merhabalar!  Uzun bir zaman dilimi ardından nihayet buradayım. Bir önceki postlarımda yazmayı ne kadar özlediğimden bahsetmiştim. Şimdi biraz “Hasbıhâl” edelim . Zihin başka şeylerle meşgul olduğunda yazmaya mecali kalmıyor insanın. Önündeki iş de , düşüncelerin arka planında yer alan  anlık bir görüntüden ileriye geçemiyor. Mecburi işlerin arasında kaybolurken bir andan da yazacak şeyler ilham çemberime girememişti. Tam yazmaya niyetlenmiş iken , yazıyor iken daha doğrusu iki saat sonra yapacağım işin yersiz endişesi sarıyordu beni .İşte bu  engel oluyordu bana. Tam olarak “gönül” dediğimiz şeyin farklı bir boyutta  özgür olması gerekiyor bence. En azından bende öyle. Gönlüm rahat olmayınca zihnimle ellerim arasındaki o tarif edemediğim ilişki kurulamıyor bir türlü. Ama şimdi bu gönül rahatlığının büyük kısmı sağlandı diyebilirim, sadece son bir adım kaldı. O adımdan sonra uzun süredir kafeste tutulan bir kuşun , kafesinin açılma anındaki o tarifsiz d...